adscode
adscode

İmamoğlu siyasi yasak kararının ardından temel atma töreninde

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu CHP'li büyükşehir belediye başkanları ile birlikte İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Temel Atma Töreni'ne katılıyor

İmamoğlu siyasi yasak kararının ardından temel atma töreninde

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP'li 10 Büyükşehir Belediye Başkanı dün İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen hapis ve siyasi yasak kararının ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Temel Atma Töreni'ne katılıyor.

Temel atma töreninde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu bir konuşma yapıyor.

Satırbaşları şöyle:

Hep bir aradayız. Bizi bir araya getiren aslında çok güzel bir organizasyon, siz bakmayın dün olan bitene biz bugün çok daha hayırlı bir iş için bir araya gelmiş olduk.

RELATED VİDEO
Burada geleceğe dair İstanbul'un yaş almış büyüklerine güzel hizmetler sunacağımız bir merkezin temelini atıyoruz. Bu temel 200 milyon lirayı aşkın bir yatırımla önümüzdeki yıl bu zamanlara kadar hizmete açacağımız bir temel atma töreni. Şimdiden hayırlı olsun.

İstanbul'da 150 günde 150 proje kampanyamızın sonuna geliyoruz. 15 gün sonra bu kampanyamızı bitirmiş olacağız. Bu kampanyamız esnasında 168 noktada 199 projeye eriştiğimizi belirtmek isterim. Daha da sevindirici bir hususu paylaşmak isterim önümüzdeki Şubat-Mart-Nisan ayları içerisinde İstanbul'umuzda en az 150 projenin daha temel atmasını yapacağımızı paylaşmak istiyorum.

Bizi bu sürece yolculuğa çıktığımız andan itibaren motive eden en önemli şey bu dönemin ruhu gereği milletimize olan sorumluluğumuz ve onlarla olan ideallerde buluştuğumuz bağımız. İlk günden itibaren şehrimizin ihtiyaçlarını, taleplerini can kulağıyla dinledik.

Bu yolculuğu bize açan ve bu güzel zaman dilimini hepimize yaşatan kıymetli genel başkanım sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na huzurunuzda yürekten teşekkür ediyorum. Bu yolculuğa çıktığımda 'Nasıl anılmak istersiniz' dediklerinde 'Ben bu şehrin gelmiş geçmiş en demokrat belediye başkanı olmak isterim' demiştim. Çünkü zaten en demokrat belediye başkanı olmak demek bu şehrin en başarılı belediye başkanı olmak demektir. Kendimize çizdiğimiz bu demokrasi idealindeki üzerindeki yolculuk hiçbir zaman şaşmadı. Bir aşaması daha var o da sonuna kadar çalışmak. En üst seviyede, en ahlaklı, vicdanlı duygularla görevinizi yaparken 7/24 çalışmayı da asla kenarda tutmamak. Bulunduğum her ortamda 'Ben sizin aranızda en çok çalışan kişi olacağım' derim. Belediye başkanı en çok çalışan kişi olursa kendi kadrosu, ekibi de ona uyum sağlama gayreti içinde olur. Durdurulmuş olan 10 metro hattını birden çalıştıran ve bunları teker teker artık tamamlamaya geçen bütün projeler bu çalışkanlıkla tamamlanan projeler. Bugünkü temel atma dahil emeği geçen yüzbinlerce insanımıza ve milyonlarca hemşehrimize yürekten teşekkür ediyorum.

Bu merkezimiz iki değerli insanımızın ismini taşıyacak. Dr. Mustafa Kemal Gavuzoğlu, Mimar Bedriye Gavuzoğlu hanımefendi. Mustafa Kemal Gavuzoğlu örnek bir doktor. Değerli eşi Bedriye Gavuzoğlu da çok kıymetli bir mimar. Kendileri emniyetle ilgili birçok binanın yapılmasında imzaları var. Bedriye hanım gibi kurumumuza güven duyup, kurumumuzla işbirliği yapıp, bağış yapıp bizimle iş üretme gayreti içinde olan vatandaşlarımızla, bir önceki döneme göre 30-40 kat civarında bağışın ve insanımızın arttığını belirtmek istiyorum. Bu aslında bir seçimde aldığınız oy kadar kıymetli.

İstanbul'un 39 ilçesine de eşit bakan bir belediye başkanı ve her ilçe belediyesiyle irtibat kuran bir belediye başkanı olmayı başardık.

Bizim ülkemizde bazen hiçbir başarı cezasız kalmaz. Bana verilen bu anlamsız ve hukuksuz cezayı başarımın ödülü olarak görüyorum. İsraf düzenlerine son vermenin onları çok kızdırdığını biliyorum. Aynı zamanda İstanbul'un itibar görmemesi gereken tam aksine tedbirli olmanız gereken bazı kurumlarına itibarlı davranan dönemin bittiğine de çok üzüldüklerini biliyorum. O kurumlar bir haftadır konuştuğumuz ayıpları bize yaşatan kurumlar. Bir çocuğumuzun yaşadığı istismardan tutun farklı edepsiz işlemlerin paydaşı olan kurumları çevremizden uzak tuttuk. Sosyal yardım ve destekleri arttırmış olmamız, plansızlıktan, bir avuç insanı kayırma duygusundan böylesi bir döneme dönüşmek onları çok kızdırdı ve bizleri cezalandırmak istiyorlar. Aslında o kötü akıllarını ve zihinlerini, kötülük dolu kalplerini 'Binali beye mi oy vereceksiniz? Sisi'ye mi oy vereceksiniz' diye meydanlarda bağırdıklarında anlamak gerekiyordu. Ben bu memleketin evladıyım. Sisi ne biz ne?

İlk Yorumu Siz Yapın

Gönder