adscode
adscode

Video Oyun Dünyasında Kuralları Baştan Yazan Yepyeni Bir Tür Souls Oyunları

Son mükemmel örneği Elden Ring ile adından epey söz ettiren Souls oyunları nedir Souls oyunlarının bildiğimiz oyunlardan farkları nelerdir

Video Oyun Dünyasında Kuralları Baştan Yazan Yepyeni Bir Tür Souls Oyunları

yıllar önce temeli from software isimli küçük bir japon oyun firması tarafından demon souls ile atılan yeni bir oyun türüdür souls. oyun türünden kastettiğimi herkes anlamıştır herhalde ama ben yine de açmak istiyorum. yarış oyunu nasıl bir tür ise, fps nasıl bir tür ise souls oyunu da kendine has türdür. bunu artık son yıllarda çıkan souls benzeri oyunların artmasıyla rahatlıkla söyleyebilirim.

peki nedir bu souls oyunlarının özelliği, neler yüzünden bunu yeni bir oyun türü olarak görüyorum gelin bakalım:

 

nedir bu souls oyunları?

souls oyunları temelde önünüze çıkan çeşitli düşmanları öldürerek ilerlediğiniz, her bölümün sonunda bir bossla karşılaştığınız, haritası olmadığı için bölümleri, patikaları ve yolları size zorla ezberleten, aslında çok derin bir lore'a sahip olmasına rağmen bunu size vermeyen sizin almak için ekstra çaba göstermenizi isteyen, kol kıldıracak-saç baş yolduracak zorluğu olan, rpg oyunlarını aratmayan karakter geliştirme seçenekleri olan, oyundaki tüm yolların birbirine size hissettirilmeden bağlanmasıyla her seferinde sizi hayrete düşüren ve sanat eseri bölüm dizaynlarıyla (öyle ki bazen soluklanıp manzara seyrettirir size) anlatılmaz yaşanır diyebileceğim oyunlardır souls oyunları.

 

save sistemi

diğer oyunlardan oldukça farklı ve ilk başta anlaması zor bir save sistemi var souls oyunlarında. yazının başında demiştim ya önünüze çıkan düşmanları öldürerek ilerlediğiniz bir oyun diye, ilerlerken önünüze bonfire adı verilen kayıt noktaları çıkıyor, bonfire' a oturup hem oyunu kaydedebilirsiniz hem de azalan estuslarınızı yenileyebilirsiniz. ancak bunu yapmanız demek öldürdüğünüz bütün düşmanların yeniden spawn olması demek.bonfire'a ulaşamadan ölürseniz o zaman bir önceki bonfire'dan başlayıp bütün o düşmanları tekrar öldürmek zorunda kalıyorsunuz. işte souls oyunlarına zor denmesinin en büyük sebeplerinden biri bu, çünkü bonfire'ların arası bir hayli uzak ve iki bonfire arası sizi öldürmeye yemin etmiş zorlukta düşmanlar ile dolu. ancak burada şöyle bir detay var oyun aslında her anınızı kaydediyor. o kadar hassas kaydediyor ki diyelim ki iki bonfire arasında ilerlerken elektrik gitti, elektrik gittiği sırada düşmanlarla kapışıyorsanız geçmiş olsun ölmüş olarak bir önceki bonfire'a geri dönüyorsunuz.ancak diyelim ki o an şans eseri etrafta düşman yok.işte o zaman tam da karakteri bıraktığınız yerde buluyorsunuz. bu da oyunun her an kayıt aldığının en büyük göstergesi.

 

soul-ruh sistemi

 

oyunda düşman öldürdükçe soul dediğimiz ruh puanları kazanıyorsunuz. bu puanlar oyunda item alıp satarken kullandığımız temel para birimini oluşturuyor. buraya kadar her şey normal, oyunun bir para birimi var ve ticareti bununla yapıp güçleniyoruz. ancak öldüğümüzde üstümüzde bulunan bütün souls puanlarını kaybediyoruz. zaten bir önceki maddede açıkladığım, ölünce bütün düşmanların yeniden spawn olması ve taa ebesinin nikahından oyuna başlamanız yetmezmiş gibi bir de bütün paramızı kaybediyoruz. bu da üstünüzde yüklü miktarda soul varken size ölüm ve kaybetme korkusunu yaşatıyor ve oynanışı ciddi manada etkiliyor. aynı yerden üstünüzde soul yokken geçmekle yüklü miktarda soul puanı varken geçmek arasında dağlar kadar fark var.oyuncunun üstüne tarif edilmesi zor bir yük bindiren bu sistem de oyun tarihinde görülmemiş bir oyun mekaniği bana göre. ama her şeye rağmen öldüğünüzde oyun size son bir şans sunuyor. tam öldüğünüz noktada kaybettiğiniz ruh puanları düşüyor. eğer ölmeden gidip alabilirseniz tebrikler ruh puanlarınızı kaybetmediniz, ancak eğer ikinci defa ölürseniz bu sefer geri dönüşü olmayan bir şekilde ruh puanları uçup gidiyor. bu sistem de diğer oyunlarda yok ve oyunun zorluğuna ciddi manada katkı sağlıyor.

 

harita yok

evet, souls oyunlarında harita yok. haritaya diğer oyunlardan o kadar alışmışız ki ilk kez oynarken harita nereden açılıyor diye bir hayli uğraşmıştım. haritanın olmaması demek tıpkı gerçek hayatta yeni bir yere gittiğinizde olduğu gibi her şeye görerek bakarak karar vermek demek. ileriden sağa mı dönüş var, sola mı bilmeden yarı kör bir şekilde ilerlemek demek. ve en önemlisi sürekli öldüğünüz bir oyunda hangi yolda ne var hangi yol kısa hangi yol uzun sizin bilmeniz demek. yön bulma becerinizi sınıyor desem yeridir.oyun size bu şekilde bütün bölgelerini ezberletiyor. gta vice city'den sonra bütün haritasını ezbere bildiğim tek oyun souls oyunları diyebilirim, gözümü kapatıp bütün haritayı dolaşabiliyorum, o derece.

 

hikaye

herkes bu oyunlarda bir hikaye olmadığını düşünüyor. öyle ki serinin tüm oyunlarını oynamış birine bile ya şu oyunun hikayesini bir anlat derseniz size yarım yamalak cevaplar verir, neden? çünkü oyun size hikaye anlatmıyor. siz oynarken belli başlı parçaları zorlayıp birleştirip bir şeyler anlamak zorundasınız. reddit gibi sitelerde sayfalarca oyunun hikayesi hakkında yazılanlara bir bakarsanız ne demek istediğimi anlarsınız. çok derin bir hikayesi olmasına rağmen ilk bakışta sadece düşman kesip biçtiğiniz bir oyun gibi görünmesinin sebebi bu.

quest line

belki de oyunu bitiren çoğu insanın haberdar olmadığı bir quest line sistemi var oyunda. etrafınızda gördüğünüz bazı npc'lerle konuşarak sayısız quest line'ı aktifleştiriyorsunuz. ama bundan haberiniz bile olmuyor çünkü oyun sizi bilgilendirmek istemiyor. başka oyunlarda bir görev aldığınızda bu görev size defalarca tekrarlanır, bak hacı sen böyle bir görev aldın ne zaman yapacan şeklinde uyarılar verir. ama burada böyle bir şey yok, sen kendin yapboz parçalarını birleştirerek quest line'ı tamamlıyorsun. bu tarz yan görevlerin olduğunu oyunu defalarca bitirdikten sonra anlayabilmiştim.

 

souls oyunları

ilk başlarda sadece from software tarafından yapılan bu tarz oyunlar büyük kitlelerce sevilince diğer firmalar da bu konseptte oyunlar yapmaya başladılar. türün yaratıcısı from software imzalı demon souls, dark souls 1-2-3 ve bloodborne ve elden ring gibi oyunları bir kenara bırakırsak:

a-) lords of the fallen
b-) the surge
c-) nioh
d-) ashen
e-) darksiders 3
f-) immortal unchained gibi birçok souls çakması oyun çıkmaya başlaması souls oyununun yavaş yavaş bir tür haline geldiğinin kanıtıdır.

İlk Yorumu Siz Yapın

Gönder